Search
Close this search box.

Konkordato

Table of Contents

Konkordato, borçlarını, vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulabilmek için başvurulan hukuki bir düzenlemedir. İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenen konkordato, hem borçlular hem de alacaklılar açısından önemli sonuçlar doğurur ve özellikle finansal zorluk çeken işletmeler ve bireyler için kritik bir araçtır.

Konkordato, Türk hukukunda, borçluların iflas sürecine girmeden önce borçlarını yapılandırma ve yeniden ödeme şansı tanıyan bir mekanizmadır. Mali açıdan Borçlunun iflasını önlemeyi, ticari faaliyetlerinin devam etmesini ve borçlu-alacaklı ilişkilerini düzenlemeyi amaçlar.

Konkordato süreci genellikle borçlu tarafından hazırlanan konkordato ön projesinin ve mali verilerin mahkemeye sunulmasıyla başlatılmaktadır. Konkordato ön projesinde şirketin tarihçesi, mali durumu, konkordato başvurusunu gerektiren sebepler ve borçların hangi kaynaklarla nasıl ödeneceğine dair izahatlar bulunmaktadır. Konkordato talebi üzerine mahkeme, kanunda belirtilen belgelerin eksiksiz olduğunu tespit ettiğinde derhal 3 aylık geçici mühlet kararı vermektedir. Geçici mühlet kararının verilmesiyle birlikte mahkemece şirkete komiser ataması yapılmaktadır. Komiser sayısı şirketin büyüklüğüne göre tayin edilmekte olup uygulamada genellikle 3 kişilik bir heyet oluşturulmaktadır. Komiser, sürecin denetlenmesinden sorumludur ve borçlunun faaliyetlerini denetleyerek Mahkemeye raporlamaktadır.

Borçlu açısından konkordatonun çok önemli avantajları bulunmaktadır. Öncelikle, konkordato borçluya iflasın eşiğinden dönebilme şansı verir. İflas durumunda, borçlunun tüm mal varlığı satılabilir ve alacaklılar arasında paylaştırılabilir. Ancak konkordato sayesinde borçlu, iflasın önüne geçebilir ve işletmesinin faaliyetlerine devam edebilir.

Konkordato sürecinde borçlu, borçlarını belirli bir plana göre ödeyebilir. Bu plan, genellikle daha uzun bir süre diliminde ödemeler yapılmasını öngörür ve borçlunun mali durumuna uygun bir ödeme planı oluşturulur. Böylece borçlu, finansal sıkıntılarını aşabilme ve işletmesini sürdürebilme imkânı bulur. Ayrıca, konkordato sürecinde mahkeme, borçluya bazı koruma önlemleri almaktadır. Geçici mühlet kararı ile birlikte, borçlu aleyhine hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlatılmış icra takipleri durur, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları uygulanmaz. Aksine hüküm içermedikçe rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durmaktadır. Belki de konkordatonun borçluya sağlamış olduğu en önemli faydalardan bir tanesi de mahkemece, konkordato geçici mühlet tarihinden sonra bankaya ibraz edilmiş çekler hakkında “karşılıksızdır” işlemi yerine “konkordato tedbir şerhi” kaydının düşülmesi yönünde tedbir kararı verilmesidir.

Konkordato alacaklılara, borçlunun iflası durumunda elde edilebilecek tutardan daha fazla bir geri ödeme alma fırsatı sunar. İflas durumunda, alacaklılar genellikle borçlunun mal varlığından elde edebilecekleri tutarın sınırlı olabileceğini göz önünde bulundurmalıdır. Ancak konkordato sürecinde borçlu ile yapılan anlaşma, alacaklıların daha yüksek bir geri ödeme almasını mümkün kılabilmektedir. İflas süreci Türkiye’de yaklaşık 5 yılllık bir süre zarfında sonlanabilmektedir. Konkordato süreci ise mahkemece verilecek uzatmalar ile birlikte en fazla 23 ay sürmektedir.

Konkordato süreci, alacaklıların borçlu ile bir ödeme planı üzerinde anlaşmalarını sağlar. Bu anlaşma genellikle borçlu tarafından ödenecek miktarı belirler ve alacaklıların alacaklarının bir kısmını veya tamamını tahsil etmelerine olanak tanır. Alacaklılar, borçlu tarafından sunulan ödeme planını onaylayarak, borçlunun mali yeniden yapılandırılmasına katkıda bulunurlar.

Sonuç olarak, konkordato, hem borçlular hem de alacaklılar için çeşitli avantajlar sunar. Borçlular için, iflasın önüne geçilmesine ve finansal yeniden yapılanmaya imkân tanırken, alacaklılar için, daha fazla geri ödeme alma olasılığı sağlar. Ancak sürecin başarısı, borçlu ve alacaklılar arasındaki anlaşmanın kalitesine ve uygulanabilirliğine bağlıdır.

About the Author:

Latest Articles In The Law Bulletin
Emre Salihoğlu
Nazlı KEÇECİ
Dr. Süleyman KIRAN
Alihan KIZILTEPE
Mustafa Safa TÜRE
News from AESY Legal!
Copyright © 2024 AESY Legal